Kaynayan Nehir

Bu hikayede Şamanlar var... Bu hikayede bir efsane var... Bu hikayede yüzlerce yıl sır gibi saklanmış doğa mucizesinin muhteşem gerçekliğe kavuşması var.

Andres Ruzo, tezi için Peru'nun ilk ayrıntılı jeotermal haritasını çıkarmayı amaçlayan 24 yaşında bir doktora öğrencisi. Peru, Nikaragua ve ABD'de yetişmiş biri olarak, küçüklüğünde dedesinden duyduğu Amazon'daki "Kaynayan Nehir" efsanesine bu yaşında artık bilimsel bir gözle bakıyor ve bunu keşfetmeye karar veriyor. Kaynayan nehir mi? Evet; dedesinin anlattığına göre Amazon'un derinlerinde, altında ateş yanıyormuş gibi kaynayan bir nehir...

Tahmin edeceğiniz gibi, işler çok kolay gitmiyor. Bir kere Kaynayan Nehir hakkında söylentiden, efsaneden öteye geçebilecek bilimsel veri yok.  Sonra, bilim insanları bile böyle bir oluşumun imkansızlığından bahsedip konuyu kapatıyorlar. Hatta bir keresinde bir arkeolog Andres'in bir efsaneye bu kadar kafayı takmış olmasına şaşırıp onunla dalga bile geçiyor.

Peki kaynayan nehir neden imkansızdı? İmkansızdı, çünkü bu tip sıcak sular ancak volkanik bir etkiyle oluşabilirdi, fakat Amazon'da ya da Peru'da yanardağ olmadığı için burada nehrin kaynaması da olası değildi.

Andres geri çekiliyordu. Bu kadar bilim insanı aynı kanaatteyse, kendisine pek hareket alanı kalmıyordu.

Ama...

Ama öyle olmadı. Çünkü teyzesi, orada bulunduğunu söyledi bir akşam yemek masasında. Orayı gördüğünü, o suda yüzdüğünü. Ve oranın şamanlar tarafından korunduğunu...

Macera yeniden başlıyordu.

Andres -tabiri caizse- az gitti, uz gitti, dere tepe düz gitti. Uzun uğraşılar sonucunda Şaman'ın yardımıyla nehri keşfetti. Ve suyun sıcaklığını ölçtü: Tam 86 santigrat derece! Sıcak sulardan buhar çıkıyor, Amazon yağmuru yağıyor, göz gözü görmüyor ve Andres, küçücük bir denge kaybıyla içine düşeceği suyun bu sıcaklıkta onu öldürebileceğini biliyor.

Kaynak: www.nationalgeographic.com.tr

Evet, Kaynayan Nehir gerçek. 86 derecelik ısıda, inanılmaz bir güçle akan bir nehir bu. Ama bulutlar Andres'in yüzünü gölgelemeye başlıyor. Bu kez Amazon bulutları değil, genç araştırmacımızdaki endişe bulutları: Nehrin sıcak olmasının nedeni ne? Üç ihtimal var: Birincisi volkanik oluşum -ki bölgede volkan olmadığı için bu ihtimal eleniyor. İkinci alternatif, volkanik olmayan başka bir jeotermal oluşum ile suyun yerin altından müthiş bir güçle gelmesi ve üçüncü -ve en kötü- ihtimal de 3 kilometre ilerideki petrol sahasının sebep olduğu bir kaza sonucu bu nehrin oluşmuş olması.

Andres, ikinci ihtimal üzerinde yoğunlaşarak araştırma ekibi ile ormanda bir ay boyunca kaynayan nehrin nedenini araştırıyor. Sonraki aşamada ise hedef bu nehrin petrol sahasından önce de var olduğunu kanıtlayan belgeler bulmak. Neyse ki çeşitli uğraşlar sonucu Andres, nehrin varlığından bahseden eski tarihli belgelere de ulaşıyor ve böylece kötü ihtimal ortadan kalkmış oluyor. Ve nihayet, Kaynayan Nehir'in tamamen doğal bir oluşum olduğu; volkanik olmayan ve son derece hızlı akan jeotermal bir oluşum olduğu kanıtlanıyor!

Kaynak: www.nationalgeographic.com.tr

Kimine göre hikaye burada biterken kimine göre ise daha yeni başlıyor. Çünkü bu orman alanı gerek kar peşinde koşan şirketler, gerekse usulsüz ağaç kesen yerli halk yüzünden hızla yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor. Andres şimdi hem Peru'daki bu bölgenin ulusal anıt ilan edilmesi, hem de bölgedeki imar durumunun değiştirilmesi için şaman topluluklarıyla beraber çalışmalarını yürütüyor.

Andres, TED konuşmasında şöyle söylüyor:

Şaman ve onun kabilesi için burası kutsal bir alan. Bir yerbilimci olarak benim için, burası jeolojik bir fenomen. Ama yasa dışı ağaç kesimi veya büyükbaş hayvancılık yapanlar için, burası sadece tüketilecek yeni bir doğal kaynak. Peru yönetimi içinse, korunma altına alınmamış ve geliştirilebilme potansiyeli olan bir arazi.Benim hedefim, kaynayan nehrin, her kimin kontrolünde olursa olsun, öneminin ve eşsizliğinin anlaşılmasını sağlamak. Çünkü önemi belirten soru budur. Ve olay şu ki, önemi ve değeri biz belirliyoruz. Bu biziz. Bu güç bizde. Kutsal ve değersiz arasında ki çizgiyi biz belirleyebiliriz. Herşeyin ölçülüp haritalandığı ve üzerinde çalışılabildiği bu bilgi çağında, hepinize şunu hatırlatmak isterim ki, buluşlar bilinmeyenin karanlık bir boşluğunda değil, yoğun verilerin beyaz gürültüsünde yapılır.Keşfedilmesi gereken çok şey var. İnanılmaz bir dünya da yaşıyoruz. Dışarı çıkın. Merak edin. Çünkü hala şamanların, ormanın ruhuna şarkılar söylediği, nehirlerin kaynadığı ve efsanelerin gerçek olduğu bir dünyada yaşıyoruz.
Bu kitabı neden mi beğeneceksiniz? Çünkü bazılarınız doğayı korumak için verilen bunca emek ve çabayı etkileyici bulacak; bazılarınız çocuklukta dinlediği efsanenin peşinde koşan genç bir adamın maceralarını okuyacak; bazılarınız ise İnka efsaneleri, orman ruhları, Şamanlar ve kutsama törenleriyle bezenmiş bir masal dünyasına kapılacak. Ama şundan eminim ki, hepimiz kitabın son sayfasına geldiğimizde içimizde garip bir ürpertiyle Kaynayan Nehri görmek ve o topraklara gitmek isteyeceğiz.



Kitapla yetinemeyenlerdenseniz web sitesini muhakkak ziyaret etmenizi öneririm: http://www.boilingriver.org/
Aynı zamanda Andres Ruzo'nun TED konuşmasını izlemenizi de hararetle tavsiye ederim.

Keyifli keşifler!

Irmak









Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Neden ile başla - Simon Sinek

Batna, Zopa ve Sonuç Alıcı Müzakere